Su Arama

Yapılan araştırmalar, zemin etüdlerinde ve radyestezik araştırmalardan ortaya çıkan sonuçlar genelde olumlu sonuçlanmıştır. Konuyu biraz daha genişletmek gerekirse jeofiziksel ölçümler yani zemin etüdü adındanda anlaşıldığı gibi, zemini etüd eder yani inceler. Bu çalışmalar sonucunda kumlu yada çakıllı bölümler görülür. Bu verilere dayanarak suyun varolduğu tahmin edilir. Her kumlu çakıllı zeminde su olduğu anlamına gelmez. Zaman zaman çakıllı ve kumlu zeminlerde boş kuyulara rastlanmaktadır. Peki uygun değilmidir jeofizik ve zemin etüdü. Bu iş için tek başına jeofiziksel ölçümler ve zemin etüdü yeterli değildir. Beraberinde radyestezik çalışmada gereklidir.

Radyestezi Nedir
Eski insanlar hastalıkları ve su yerlerini tespit edebilmek için radyestezi denen bilim dalını kullanmışlardır. Ama maalesef herkes tarafından bilinmeyen bir bilim dalı olduğu için bu su arama yöntemine çubukçu değnekçi gibi tabirler kullanılarak küçümsenmiştir. Fakat jeofizik ölçümleri gibi zemini değil direk suyu ölçebileceğiniz bilim dalıdır. Manyetiksel açıklamasını şu şekilde yapabiliriz. Yer altında sürekli hareket eden suyun bir enerjisi vardır. Radyestezi ise tamamen vücut enerjisi ile uygulanan bir sistemdir. Elimize aldığımız dut, incir, nar vs çubukları sadece bir enstrümandır. Tamamen vücut enerjisi ile veriler alınır. Yer altındaki suyun sürtünme enerjisi ile vücut enerjisinin çakışması sonucunda elimizdeki çubuğumuz bize tepkiler verir ve bizde bu tepkileri yorumlarız. Bu yorumların doğruluğunu uzun süren deneyler sonucunda ortaya çıkartabiliyoruz.

Doğru Ölçüm
Jeofizik ve radyestezik çalışmaları ortaya çıkan veriler sonucunda belirlenen noktaya doğru sondaj diyebiliriz. Peki doğru sondaj nedir? Doğada her bölgenin zemin yapısı farklıdır. Her zemine görede sondaj makineleri vardır. Zemine göre doğru makine kullanıldığı zmaan doğru sonuç alma ihtimalimiz yüksektir.

Anahtar Kelimeler:

Bir yanıt yazın